Yazın Tadı Okuyarak Çıkar - En Çok Satanlar (5 Kitap)
Pucca
Yazın tadı kitap okuyarak çıkar!..Türk Kitabevi, 2019 Yazının en çok satan kitaplarını set olarak takdim ediyor!.. 5 kitap birarada 61,90 Euro yerine 39,90 Euro!.. Siparişlerinizi www.turkkitap.de adresinden hemen verebilirsiniz!..
SETIMIZDEKI ESERLER:
1) Peki Ya Şimdi - Pucca Günlük 7 / Pucca :
Yaşarken Hiç Komik Değildi?
Senden önce ne yaşadıysam, sana tecrübe olacak. Ben yaşadığım hiçbir şeyden utanmadım. Ama seni utandırmaya çalışacaklar... Hepsini göğüsledim, kendi hayatımı savunmayı bildim. Bunu da sana göstereceğim. İnsanların ne söylediğinin öneminin olmadığını anlayacaksın. Asıl önemli olanın, o an mutlu olup olmamanla ilgili olduğunu bileceksin.
İşte, tam da bu yaşam felsefesiyle kalplerimize dokunmuştu PuCCa…
2) On Dakika Otuz Sekiz Saniye / Elif Şafak :
Adı Leyla’ydı. İstanbul’un en eski genelevlerini barındıran o meşum sokakta yer alan gülkurusu renkli evde bilinen adıyla Tekila Leyla. Öyle derdi ona arkadaşları, ahbapları ve müşterileri. Öyle derdi ona beş kadim dostu. Hiç istemezdi Leyla kendisinden geçmiş zaman diliminde söz edilmesini. Ama işte kalbi daha az evvel susmuş, soluk alış verişi ise hepten kesilmişti. Şehrin kenarlarında bir çöp kutusuna bırakılmıştı cansız bedeni. Gene de henüz durmamıştı beyni. Çalışıyordu hâlâ. Tastamam on dakika otuz sekiz saniye boyunca…
3) Son / Ayşe Kulin :
“Ben seni hiç unutmayacağım, sen beni hiç hatırlamayacaksın…”
Ayşe Kulin’in heyecan verici kaleminin, sürükleyici anlatımının doruk noktalarından biri SON!..
Kulin’in daha önceki romanlarından tanıdığımız kahramanların sona eren hikâyeleri...
SON, içinde tuhaf bir sıkıntısı olanların, memleketin hallerine dertlenenlerin, birini hep son gördüğü haliyle hatırlayacağını bilenlerin, ülkeden ülkeye savrulanların, üstüne gidildiğinde gözü hiçbir şeyi görmeyenlerin, aşk yerine umutla yetinmek zorunda kalanların hikâyesi.
Denize doğru akarken birbirine karışan nehirlerin, tesadüflerin, denk gelişlerin, kesişmelerin, hiç unutmayanların, kördüğümleri çözmeyi dileyenlerin romanı
SON!..
4) Üç Kız Kardeş - Beni Bırakıp Gitme Bir Yere / İclal Aydın :
İYİ BİR İNSAN OLMAK, ÇOCUĞUNUN BAHÇESİNE DİKTİĞİN BİR AĞAÇ MIDIR?
MUTLU SON DEDİKLERİ, YAŞARKEN GÖRMESEK DE, DİKTİĞİMİZ O AĞACIN BİZDEN SONRAKİLERE KALAN MEYVESİ Mİ?
Bir zamanlar, bir ülkenin en güzel denizine bakan bir evde üç kız kardeş yaşardı. İsimleri Türkân, Dönüş ve Derya idi. Babaları Sadık Bey ve anneleri Nesrin Hanım’la birlikte geceleri kucak kucağa oturur, gelecekte onları bekleyen şahane yılların hayallerini kurarlardı.
Türkân, Dönüş ve Derya’nın, Ayvalık’ın çam kokulu sokaklarında geçen masal gibi çocukluğu, onları yetişkin dünyasının acımasızlığına hazırlamamıştı belki. Hiçbir hayatın, hiçbir seçimin göründüğü kadar kolay olmadığını, bazen en büyük, en akla gelmeyecek sırların en güvendiklerimizin kalbinde saklandığını, en korkulacak hastalıkların gün gelip geçmişi derleyip toplayabileceğini anlamak zaman istiyordu.
Ve zamanın ilaç olmadığı bir yara var mıydı dünyada?
Ayvalık’ın denize uzanan taş sokaklarından, nice yaşamlar görüp geçirmiş zeytin ağaçlarından, hayatın kaynağından akan suyundan, eski evlerinden doğmuş bir aile hikâyesi Üç Kız Kardeş. Bir mutsuzluk hikâyesi değil; neşeli günleri yâd ede ede iyiliğe dönüşün hikâyesi. İyileşmenin yolculuğu…
5) Sırça Köşk / Sabahattin Ali :
“Alakasız ve bıkkın bakışlarını denizin kırışıksız çalkalanan yeşil yüzünde gezdirirken, tam karşısında, birkaç yüz metre ilerde, beyaz bir gemi gördü. Arkaya doğru yatık bacasından hafif dumanlar çıkan ve maden kısımları güneşte sapsarı parlayan bu ince uzun gemi, keman baş pruvasının zarif bastonunu Sarayburnu’na doğru uzatmış, kımıldamadan duruyor, bayrağını Kızkulesi’nin önünde dalgalandırıyor, bu haliyle, gagasını ileri doğru uzatıp kuyruğunu çırparak suların üstünde dinlenen beyaz bir martıya benziyordu.”
İlk olarak 1947 yılında yayımlanan ve 1980 darbesi sonrasında toplatılarak yıllar yılı okuyucuyla buluşmak için tozlu depolarda sararmaya yüz tutan SIRÇA KÖŞK, Sabahattin Ali’nin öykü-masal karışımı hicivlerinden oluşan bir başyapıttır. Kitabın neden toplatılmış olduğunu açıklayan en güzel tespitlerden birini ise Oscar Wilde’ın şu sözlerinde bulmak mümkündür:
“Tehlikesiz bir fikir, fikir denemeyecek kadar değersizdir.” www.turkkitap.de / Arka Kapak Yazilari.
SETIMIZDEKI ESERLER:
1) Peki Ya Şimdi - Pucca Günlük 7 / Pucca :
Yaşarken Hiç Komik Değildi?
Senden önce ne yaşadıysam, sana tecrübe olacak. Ben yaşadığım hiçbir şeyden utanmadım. Ama seni utandırmaya çalışacaklar... Hepsini göğüsledim, kendi hayatımı savunmayı bildim. Bunu da sana göstereceğim. İnsanların ne söylediğinin öneminin olmadığını anlayacaksın. Asıl önemli olanın, o an mutlu olup olmamanla ilgili olduğunu bileceksin.
İşte, tam da bu yaşam felsefesiyle kalplerimize dokunmuştu PuCCa…
2) On Dakika Otuz Sekiz Saniye / Elif Şafak :
Adı Leyla’ydı. İstanbul’un en eski genelevlerini barındıran o meşum sokakta yer alan gülkurusu renkli evde bilinen adıyla Tekila Leyla. Öyle derdi ona arkadaşları, ahbapları ve müşterileri. Öyle derdi ona beş kadim dostu. Hiç istemezdi Leyla kendisinden geçmiş zaman diliminde söz edilmesini. Ama işte kalbi daha az evvel susmuş, soluk alış verişi ise hepten kesilmişti. Şehrin kenarlarında bir çöp kutusuna bırakılmıştı cansız bedeni. Gene de henüz durmamıştı beyni. Çalışıyordu hâlâ. Tastamam on dakika otuz sekiz saniye boyunca…
3) Son / Ayşe Kulin :
“Ben seni hiç unutmayacağım, sen beni hiç hatırlamayacaksın…”
Ayşe Kulin’in heyecan verici kaleminin, sürükleyici anlatımının doruk noktalarından biri SON!..
Kulin’in daha önceki romanlarından tanıdığımız kahramanların sona eren hikâyeleri...
SON, içinde tuhaf bir sıkıntısı olanların, memleketin hallerine dertlenenlerin, birini hep son gördüğü haliyle hatırlayacağını bilenlerin, ülkeden ülkeye savrulanların, üstüne gidildiğinde gözü hiçbir şeyi görmeyenlerin, aşk yerine umutla yetinmek zorunda kalanların hikâyesi.
Denize doğru akarken birbirine karışan nehirlerin, tesadüflerin, denk gelişlerin, kesişmelerin, hiç unutmayanların, kördüğümleri çözmeyi dileyenlerin romanı
SON!..
4) Üç Kız Kardeş - Beni Bırakıp Gitme Bir Yere / İclal Aydın :
İYİ BİR İNSAN OLMAK, ÇOCUĞUNUN BAHÇESİNE DİKTİĞİN BİR AĞAÇ MIDIR?
MUTLU SON DEDİKLERİ, YAŞARKEN GÖRMESEK DE, DİKTİĞİMİZ O AĞACIN BİZDEN SONRAKİLERE KALAN MEYVESİ Mİ?
Bir zamanlar, bir ülkenin en güzel denizine bakan bir evde üç kız kardeş yaşardı. İsimleri Türkân, Dönüş ve Derya idi. Babaları Sadık Bey ve anneleri Nesrin Hanım’la birlikte geceleri kucak kucağa oturur, gelecekte onları bekleyen şahane yılların hayallerini kurarlardı.
Türkân, Dönüş ve Derya’nın, Ayvalık’ın çam kokulu sokaklarında geçen masal gibi çocukluğu, onları yetişkin dünyasının acımasızlığına hazırlamamıştı belki. Hiçbir hayatın, hiçbir seçimin göründüğü kadar kolay olmadığını, bazen en büyük, en akla gelmeyecek sırların en güvendiklerimizin kalbinde saklandığını, en korkulacak hastalıkların gün gelip geçmişi derleyip toplayabileceğini anlamak zaman istiyordu.
Ve zamanın ilaç olmadığı bir yara var mıydı dünyada?
Ayvalık’ın denize uzanan taş sokaklarından, nice yaşamlar görüp geçirmiş zeytin ağaçlarından, hayatın kaynağından akan suyundan, eski evlerinden doğmuş bir aile hikâyesi Üç Kız Kardeş. Bir mutsuzluk hikâyesi değil; neşeli günleri yâd ede ede iyiliğe dönüşün hikâyesi. İyileşmenin yolculuğu…
5) Sırça Köşk / Sabahattin Ali :
“Alakasız ve bıkkın bakışlarını denizin kırışıksız çalkalanan yeşil yüzünde gezdirirken, tam karşısında, birkaç yüz metre ilerde, beyaz bir gemi gördü. Arkaya doğru yatık bacasından hafif dumanlar çıkan ve maden kısımları güneşte sapsarı parlayan bu ince uzun gemi, keman baş pruvasının zarif bastonunu Sarayburnu’na doğru uzatmış, kımıldamadan duruyor, bayrağını Kızkulesi’nin önünde dalgalandırıyor, bu haliyle, gagasını ileri doğru uzatıp kuyruğunu çırparak suların üstünde dinlenen beyaz bir martıya benziyordu.”
İlk olarak 1947 yılında yayımlanan ve 1980 darbesi sonrasında toplatılarak yıllar yılı okuyucuyla buluşmak için tozlu depolarda sararmaya yüz tutan SIRÇA KÖŞK, Sabahattin Ali’nin öykü-masal karışımı hicivlerinden oluşan bir başyapıttır. Kitabın neden toplatılmış olduğunu açıklayan en güzel tespitlerden birini ise Oscar Wilde’ın şu sözlerinde bulmak mümkündür:
“Tehlikesiz bir fikir, fikir denemeyecek kadar değersizdir.” www.turkkitap.de / Arka Kapak Yazilari.
Yazar: Pucca
Yayın evi: Dex Yayinlari
61,90 €
Yazar:
Bu ürünü alanlar başka neler almışlar?
Değerlendirme
Yorum bulunmamaktadır: Yorum yazınız!